22 Ekim 2007 Pazartesi

|~|S.A.T. - Su Altı Taarruz|~|

HAZIRIZ!




Onları televizyon ekranlarında ilk kez 1996 yılında Başbakan Tansu Çiller, “O asker gidecek, o bayrak inecek!” dedikten sonra zodiac botlarla Yunan bayrağının dalgalandığı Kardak’a giderken gördük. 1999 yılında PKK lideri Abdullah Öcalan’ı Bandırma’dan İmralı’ya götürme görevi yine onlara verildi. Son olarak, İsrail ateşi altındaki Lübnan’da mahsur kalan bin 200 Türk’ün getirilmesi için, Türk Dışişleri ve Genelkurmay Başkanlığı’nın ortaklaşa düzenlediği tahliye kapsamında, görev alan SAT (Sualtı Taarruz) ve SAS (Sualtı Savunma) komandoları dünyaya parmak ısırttı. Türkiye tarihinin en büyük denizaşırı tahliye operasyonunu gerçekleştiren özel ve seçilmiş askerler, medyaya yansıyan güven veren görüntüleriyle herkesin ilgi odağı oldu.



Dünyanın en tehlikeli askerleriyle aslında ilk defa 1963 yılında tanıştık. Türkiye’nin ilk sualtı taarruz timi, Amerikalılar tarafından Sovyetler’e karşı eğitildi. Türk SAT birliği, gerektiğinde ‘demir perde’nin arkasına geçmek ve o taraftan gelecek tehlikelere karşı anında karşılık vermek üzere kuruldu. Çünkü o yıllarda ABD için İstanbul Boğazı, Rus denizaltılarına karşı kapatılması gereken en stratejik yolların başında geliyordu. Boğaz, Anadolukavağı ve Yenimahalle Orduevi’nin bulunduğu noktalardan dibe kadar çelik ağlarla örüldü. Sovyetler’in atom bombası yüklü ölüm gemilerinin önü Türk sularında kesildiği için Amerikalılar, okyanus ötesinde rahat uyuyabiliyordu. Soğuk Savaş’ın tehlikeli saatlerinin yaşandığı bu yıllarda ABD, çelik ağlarla yetinmiyor, gerektiğinde sıcak temasa girebilecek çok özel birlikler yetiştirmek istiyordu. O tarihlerde Türkiye’nin su birlikleri vardı ama sualtı timleri yoktu. Türk SAT’ı, bir anlamda ABD’nin nükleer korkusunun bir ürünü olarak ortaya çıktı. Çünkü Amerika, gözünün arkada kalmaması için İstanbul Boğazı’nda baskın, sabotaj, savunma, istihbarat yapacak bir birlik istiyordu. İki süper güç arasındaki nükleer gerilim doruk noktasına çıkarken, 1963 yılında Türk SAT’ının kurulmasına karar verildi.



Savaş şartlarında geçen eğitimler atom silahları konusunda uzman olan Amerikalı Binbaşı Bob Gallagher tarafından verildi. Eğitimler o kadar ağırdı ki 76 kişiden 11 kişi kalıyordu. Vietnam’daki başarılarından dolayı beş kez şeref madalyası alan, ayağında platinle yaşayan ve bazı parmakları olmayan Gallagher, 1. Körfez Savaşı sırasında ateşe verilen petrol kuyularını patlatma yöntemleriyle söndürmeyi başaran sıra dışı bir asker. Vietnam Savaşı boyunca her sene iki Türk timi, Amerikalıların Vietnam’da kullandığı taktikleri, silahları öğrenmek üzere Amerika’ya gönderildi. Gerilla savaş taktikleri, ileri marin keşif, sualtı silahları konularında eğitim aldılar. Sonunda, Amerika ile başa çıkabilecek dünyadaki çok ender timlerden biri yetişti.


Ardından Beykoz’daki, stratejik öneme sahip Mania Grubu’nda göreve başladılar. Denizden gelecek bir Rus tehdidiyle, ilk sıcak teması bu grup sağlayacak; denizde, denizaltında ve karada aralıksız savaşacaktı. SAT’lar, Boğaz’ın soğuk sularında, üçüncü dünya savaşına yol açabilecek K-19 benzeri bir kaza ya da saldırıya karşı yıllarca tetikte bekledi. Amerikalılarla birlikte 40 civarında taktik geliştirildi. Soğuk Savaş döneminden kalma Mania Grubu, bugün aynı noktada görevini sürdürüyor.



1964-67 Kıbrıs olayları yaşanırken, SAT’lar Akdeniz’de bir yerde sabotaj tatbikatları yapıyor, Ayşe’yi tatile çıkarmaya hazırlanıyordu. Boğaz’da Rusları bekleyen SAT’lara, 1974’te Rumlarla savaşmak nasip oldu. Kıbrıs Barış Harekâtı öncesi komandolar ikiye ayrıldı. 24 kişiden oluşan SAT1, Girne önlerindeki mayınları temizleyip, sahili ve köprü başlarını tuttu. Girne Kalesi’nde gizlenen komandolar, önceden belirlenmiş binalara girerek, önemli belgeleri ele geçirerek Türkiye’ye getirdi. SAT’lar, daha sonra hiç kayıp vermeden sabotajlar düzenleyerek Girne’yi ele geçirdi. Daha kalabalık olan SAT2 ise, savaşın seyrine göre, İzmir yakınlarında 12 adayı ele geçirmek üzere tetikte bekliyordu. SAT’lar Kıbrıs Harekâtı’nı bir antrenman olarak görüyor!



Türk SAT’ları hiçbir deniz aracı olmasa bile, İzmir sahilinden 12 adaya ve Yunanistan’a 30, Mersin’den de 40 kilometre sualtından yüzerek Kıbrıs’a çıkıp operasyon yapabilecek kabiliyete sahip. Karadeniz’in karanlık sularında sabotaj tatbikatlarına katılan SAT’lar bazen hayatlarını kaybedebiliyor. Bir sonraki tatbikatta bazılarının cesetleri, bazılarının da kemikleri bulunuyor. Emekli SAT komandosu Namık Ekin, “Balıklar, yengeçler belden aşağısını götürmüş halde çok arkadaşımızı bulduk. Tüplerini bulduk. Bazılarını da iskelet halinde yıllar sonra ağlara takılı bulduk.” diyor. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin gözbebeği olan ve insan gücünün dayanacağı son noktaya varan bir eğitimden geçen SAT komandoları, kurulduğu günden bugüne 21 kayıp verdi.








15 Ekim 2007 Pazartesi

|~|BORDO BERELİLER|~|



Bordo Bereliler, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin değişik sınıf ve rütbelerdeki subay, astsubay ve uzman erbaşlardan oluşan, iç ve dış tehditlerin bertaraf edilmesine karşı her türlü arazi ve iklim şartlarında görev yapabilecek nitelikte üst düzey eğitime tabi tutularak yetiştirilmiş özel askerlere verilen isimdir. Tugay seviyesinde (sonra tümen ve 2006 Yaş kararları ile Kolordu seviyesine çıkartılmıştır) oluşturulmuş olan Özel Kuvvetler Komutanlığı'na (Eski Adı Özel Harp Dairesi Başkanlığı) bağlı olarak görev yaparlar. Söz konusu Tugay, Bordo Bereliler ile Muharebe Arama Kurtarma (MAK), Su Altı Taarruz (SAT), Deniz Piyade Keşif timlerini bünyesinde barındırmakla beraber, fiili durumda sadece Bordo Bereliler ve MAK doğrudan kolordunun emrinde görev yapmaktadır.

Bordo Bereliler aynı zamanda devlet büyüklerinin yakın koruma görevini de yerine getirirler. Ününü Abdullah Öcalan'ın yakalanma görevinde duyurmuştur. Bordo Berelilere üye olan askerlerin adları soyadları MİT tarafından korunur.

Ahlak ilimden önce gelir ilkesiyle yetiştirilen özel kuvvet mensupları, sıcak çatışmalar gibi birlik ruhu ve dayanışmanın en çok ihtiyaç duyulduğu yerlerde ne kadar başarılı olurlarsa olsunlar öncelikle tim personelini düşünmeleri anlayışına sahiptirler.

*


Biz özel tim almayız, özel tim yaparız sözüyle öne çıkan özel kuvvet kursu, girişte hiçbir bedeni üstünlük standardı aramamaktadır. Gönüllülük esasıyla kabul edilen personel eğitim süreci dahilinde gerekli standartlara kendiliğinden ulaşmaktadır.

Yurtiçi, yurtdışı ve ihtisas eğitimi olmak üzere 3 ayrı dalda 47 ayrı ders eğitimi gören "bordo bereliler", 3.5 yılda yetişmektedir. Yurtiçinde 72 hafta süreli temel nitelikli kurslar gören elit askerlere, bu eğitimden sonra yurtiçi ve yurtdışında ihtisas eğitimi verilmekte, ihtisas süreleri 10-52 hafta arasında değişmektedir. Yaklaşık 3 - 3.5 yıl sonunda adaylar, gerçek bir "bordo bereli" olmak suretiyle özel timlerde görev alacak duruma gelmektedirler.

Yurtiçinde; savaş beden eğitimi, özel harekat, yakın muharebe, teşhis-tanıma, uzak mesafeli keşif ve devriye, sızma, yaşamı sürdürme - sorgulama sorguya mukabele, kaçma - kurtulma, hedef tarifi - ateş tanzimi - hasar tespiti, özel operasyon, psikolojik harekat, halka yardım, paraşüt, komando, gayri nizami savaş, koruma, kış muharebesi, kurbağa adam, serbest paraşüt eğitimi.

İhtisas kurslarında; atlatıcı ve yer ekip komutanlığı, tahrip teknikleri, mayın ve bubi tuzakları, ilk ve acil yardım, cerrahi teknisyen, hayatta kalma-kurtulma, cephane imha, hafif silah uzmanlığı, ağır silah uzmanlığı, istihbarat uzmanlığı, harekat uzmanlığı, muharebe kursları, psikolojik harekat kursları, muharebe arama-kurtarma (MAK).

Yurtdışında; özel kuvvetlerde uzmanlık, hava indirme, sivil işler, halkla ilişkiler, devriye, yaşamı sürdürme, psikolojik harekat kurslarıdır.

Abdullah Öcalan'ın Kenya'dan alınmasını sağlayan birliktir. Öte yandan Bordo Bereliler güneydoğuda yürütülen iç güvenlik operasyonları çerçevesinde Güneydoğu Anadolu ve Kuzey Irak'ta sayısız çatışmaya girmiştir. Bu çerçevede NATO bünyesinde bulunan ülke özel kuvvet personeline göre çok daha tecrübeli addedilmektedir. Ayrıca dünyada güven atışı eğitimi yapan tek timdir. İki bordo bereli karşı karşıya geçerler. Biri kafasına kitap büyüklüğünde bir hedef tutar. Diğeri bu hedefe gerçek mermilerle yürüyerek ateş eder, ortaya geldiğinde durur, arkasını döner, silahları bacaklarının arasından geçirip ateş etmeye devam eder. Daha sonra hedefi tutan silahları alır. Ve aynı şeyler tekrar yapılır.

Nukeözellikleri Nuke

1-Subay ve Astsubaylardan oluşuyor.
2-üç-üçbuçuk yıl eğitim alıyorlar.
3-Gönüllülük esasına göre seçiliyorlar.
4-Yurt içinde 72 haftalık temel nitelikli kursları var.
5-Daha sonra ihtisas alanına göre 10-52 hafta arasında değişen yurt içi ve yurt dışı ihtisas eğitimleri var.


A- YURT İÇİ TEMEL KURSLARI
-Muharebe temel eğitimi
-Göğüs göğüse muharebe
-Uzak mesafeli keşif devriye
-Sızma
-teşhis ve tanıma
-Hayatı idame
-kaçma kurtulma
-Hedef atrifi,Ateş tanzimi
-Psikolojik Harekat
-Tahrip
-Paraşüt
-Kurbağa adam
-Gayri nizami savaş
-Özel harekat türleri.konularında eğitilirler.

B-İHTİSAS KURSLARI
-yer ekip komutanlığı
-tahrip teknikleri.mayın ve bubi tuzakları
-İlk yardım
-Cerrahi müdahale teknikleri
-Mühimmat imha
-Hafif ve ağır silah uzmanlığı
-İstihbarat uzmanlığı
-Muhabere kursları
-psikolojik harekat kursları


C-YURT DIŞI KURSLARI
Ranger
-Hava İndirme
-Sivil İşler
-Halkla İlişkiler
-Hayatı İdame
-Psikolojik harekat


Tümü iyi paraşütçüdür. Çeşitli yabancı dilleri iyi bilirler.

Nuke
3.ÖZEL KUVVETLERE NASIL GİRİLİR?

Özel Kuvvetlere personel gönüllülük esasına göre Kıtalardan ve sınıf okullarından alınır.Türk Silahlı Kuvvetleri Özel Kuvvetler Komutanlığında görev alabilmek için öncelikle “Subay, Astsubay veya Uzman Erbaş” olmanız gerekmektedir.

Subay, Astsubay veya Uzman Erbaş alımına ilişkin başvuru tarihleri, başvuranlarda aranacak nitelikler ve başvurulara ilişkin diğer ayrıntılar, basın ve yayın kuruluşları vasıtasıyla duyurulmaktadır.

Sas’a veya Sat’a girecek olan adaylar boş bir araziye götülür. Üzerlerinde don ve atlet dışında hiç bir şey bulundurulmaz. Bu adaylara bir yol gösterilir. Bu yolun sonunda onları bir kulübe bekler. Onlardan 6 kilometrelik yolu 1 saatte almaları istenir. Ve oraya gitmek için yola koyulurlar. Adaylar çıktıktan 10 Dakika sonra peşlerine her biri için özel sırf öldürmek için eğitilmiş köpekler bırakılır.

1 saat dolduğunda komutanlar ve denetçiler yola koyulur. O yolda o köpeklerin cesetlerini bulurlar genelde. Adamlar çıplak elle ya da dişleriyle o köpekleri parçalamıştır.

Diğer bir egitimde de adayların hepsi Zodyak botlarla denizin ortasına götürülürler. Ve bırakılırlar. Belli bir saat sonra oraya tekrar bir botun onları almaya gelineceğini bildirip ayrılırlar. Dirençli olan yaklaşık o suda 3 saat hayatta kalmayı başarır. Eğitim zaitti çok olur bu eğitimde. Bot geri geldiğinde kesinlikle durmaz. Yanlarından geçer. Tutundun tutundun tutunamadın bir 3 saat daha beklersin. Her seferinde böyle olur.
Ve SAS & SAT da şu anda 1 numaradır. Daha bu adamlar öyle eğitimler görürler ki bir insanın imkansız dediği şeyler.



Diğer bir eğitimde de komando cehennem haftası denilen bir eğitimden geçer. Asker ıssız bir ormana eline sadece bir çakı verilerek bırakılır ve 1 hafta yaşam mücadelesi verir. Kurbağalarla yılanlarla hayatta kalmaya çalışır.
AMERİKA ARD ARDA YENİLDİĞİ İÇİN TATBİKATLARDA YARIŞMALARI İPTAL ETTİRDİ GARİBİM. ÇİNLİ KOMANDOLAR HARİTAYI ŞAŞIRMIŞLAR RUSLARIN BOTLARI DEVRİLMİŞ ÇUVAL OLAYINDA AMERİKALI GENERALİN GENELKURMAYA KOMANDOLARINIZ (BORDO BERELİ) ASKERLERİMİZİ SAĞSALİM BIRAKTIKLARI İÇİN TEŞEKKÜR ETMİŞTİR. OLAYDA 100 AMERİKAN 60 KÜRT VARDI. BİZİM SADECE 11 ASKER DÜŞÜNÜN NEKADAR KORKTUKLARINI ..